Adalar Denizi’nde Yunanistan’ın Karasularını 6 Deniz Mili Üzerine Çıkarmasının Doğuracağı Sonuçlar

boraboris
3 min readMay 22, 2024

--

Bu Sunumda,
yayınlandığı, 29.01.2020 Tarihinde
Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı görevini sürdürmekte olan
Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı’nın YUNANİSTAN TALEPLERİ (EGE SORUNLARI) Soru Ve Cevaplarla (ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU TÜRK TARİH KURUMU YAYINLARI IV/A-2–3.1. Dizi-Sayı:13) eseri esas alınmıştır.

Hazırlayan: Bora Çiftçi
Ders: Doç. Yasemin Nemli Kocaoğlu — Jeopolitik ve Jeoekonomi
İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü
Deniz Politikası Yüksek Lisans

İçindekiler:

  • Karasularının Tanımı
  • Adalar (Ege) Denizinde Karasularının Tarihçesi
  • Karasularının 6 Mil (Deniz) Olduğu Şu Andaki Durumun Türkiye Açısından Önemi
  • Yunanistan’ın Karasularını 12 Mile Çıkarması Halinde Oluşacak Durum Ve Türkiye’nin Kıyı Devleti Olarak Kaybı
  • Sonuç

KARASULARININ TANIMI

Uluslararası hukuk açısından deniz, her biri farklı hukuki rejime tabi olan kısımlara ayrılır:
Devletin egemenliğine tabi deniz kesimi ve açık deniz kesimi

Devletin egemenliğine tabi deniz kesimi için iki ayrı hukuki rejim vardır:
İç sular ve Karasuları

İç sularda devlet kara ülkesinde kullandığı bütün yetkilere sahipken, karasularında ise devletin bazı yetkileri bazı bakımlardan sınırlanmıştır.

İç sular, karasularının iç sınırının başladığı yerde biter.

Yani karasularının iç sınırı ile kara ülkesi arasında kalan deniz kesimi iç sulardır.

ADALAR (EGE) DENİZİNDE KARASULARININ TARİHÇESİ

1923 Lozan Barış Antlaşması’nda karasularının genişliği konusunda somut bir hüküm bulunmamakla beraber; Antlaşmanın 6’ncı maddesinin 2’nci fıkrası ve 12’nci maddesinin son cümlesi ile akit devletlerin o zamanki uygulamaları ve Konferanstaki tutumlarından, karasularının üç mil genişlikte olması anlayışıyla hareket ettikleri bilinmektedir. Bu esasta, Ege Denizi’nin yaklaşık % 72’si serbest geçiş rejimine tabi olup açık deniz statüsünde idi.

Yunanistan, 17 Eylül 1936 tarihinde “tek taraflı olarak” karasularını 6 mile genişletmiştir. Türkiye, Yunanistan’ın Lozan dengesini bozarak karasularının genişliğini 6 mile çıkarmasına, o dönemdeki siyasi konjonktür nedeni ile, itiraz etmekten imtina etmiştir. Böylece Yunanistan, tek taraflı bir tasarruf ile Ege’nin açık deniz alanının yaklaşık % 25’lik bir bölümünü egemenlik alanına dahil etmiştir.

Türkiye ise, 1964 yılında çıkardığı “476 Sayılı Karasuları Kanunu” ile Ege Denizi’nde karasularının 6 mil olduğunu ilan ederek maalesef bir bakıma böylesine vahim bir Yunan tasarrufunu tescil etmiştir.

KARASULARININ 6 MİL (DENİZ) OLDUĞU ŞU ANDAKİ DURUMUN TÜRKİYE AÇISINDAN ÖNEMİ

Halen yürürlükte olan 6 mil genişliğinde karasuları uygulamalarına göre, Ege’nin yaklaşık %7,4’i Türk, %39,2’si Yunan, %5’i de egemenliği devredilmemiş adaların karasuları ile kaplanmaktadır. Ege’nin açık deniz alanları ise % 48.4’tür.

Türkiye için, kıta sahanlığı sınırlandırması açısından 25° boylamı doğusu önem arz etmektedir. Bu bölge tüm Ege Deniz alanlarının % 25’ini, açık deniz alanlarının ise %52’sini teşkil etmektedir.

YUNANİSTAN’IN KARASULARINI 12 MİLE ÇIKARMASI DURUMUNDA OLUŞACAK DURUM VE TÜRKİYE’NİN KIYI DEVLETİ OLARAK KAYBI

1936’da Lozan dengesini bozarak, karasularının genişliğini 6 mile çıkaran Yunanistan, şimdi de 12 mile çıkarmak ve Ege’yi bir Yunan gölü haline dönüştürmek istemektedir.

Yunanistan uygun koşullar bulur ve karasularını 12 mile çıkarırsa; EGAYDAAK’lar dikkate alınmaksızın, Ege’deki açık deniz alanları oranı yaklaşık % 20’ye inecek ve Türkiye’nin karasuları kaplama oranı % 8.7’ye inecek, Yunanistan’ın ise % 62’ye çıkacaktır. Bu suretle kıta sahanlığı paylaşımı açısından önemli olan
doğu Ege’de ise
,
Türk karasuları % 17 azalırken,
Yunan karasuları % 60 artacak,
açık deniz alanları ise % 64 azalarak, % 9’a düşecektir.

SONUÇ

--

--